En Taze Makaleler

Niyet Ettim Sevgililer Gününü Boykot Etmeye

Sevgili dostlar, romalılar, vatandaşlar, yurttaşlar, arkadaşlar, kardeşler durun ve kapitalist sistemin sadece tüketimi arttırmak için tüm Dünya’da bizlere dayattığı sevgililer gününü kutlama geleneğini boykot edin. Zira hiç bir insanın birbirine duyduğu sevgi bir güne sığdıracak kadar yüzeysel olamaz.

Ben sevgililer gününü kutlamıyorum, hiçbir zaman da kutlamayı düşünmüyorum. Çünkü; sevgililer günü yani Valentine’s day Katolik kilisesi tarafından ortaya çıkarılan, #Valentine ismindeki bir din adamının ölüm yıl dönümünün ilan edilip, her yıl 14 şubatta anıldığı bir gündür. Hatta bu sebeple bazı toplumlarda bugün “Aziz Valentin Günü” olarak bilinir. İslamfobik dünyada, Müslümanlar ile terör kelimelerini bağdaştıranlar, iş tüketmeye gelince ürün satmaya ilk müslüman ülkelerden başlıyor. Günün gerçek anlamını anlamadan sadece sevgililer günü diyerek; müslüman mahallesinde salyangoz satıyorlar. Lütfen bilinçlenelim ve etrafimızı bilinçlendirelim.

Kapitalist sistemin tüketimi arttırmak için bizi zorlamasına izin vermeyelim. 7’den 70’e toplumun büyük bir bölümünün katıldığı bu tüketim çılğınlığına bizler ortak olmayalım. Aklıselim olan herkes biliyordur ki sevgililer, anneler, babalar, öğretmenler günü gibi özel günler, özel günden ziyade ekonomiyi canlandırmak adına düzenlenen ticari günlerdir. Kapitalist sistem kendi kendine uydurduğu bu özel günler ile tv’den, radyodan, internetten, sosyal medyadan ve tüm saldırabileceği alanlardan 7 / 24 bu günleri hatırlatarak, sözde kampanyanlar düzenleyerek 1.000 TL’lik bir yüzüğü sevgililer gününe özel 999 TL yaparak size hediye almanız gerektiğini zorla kafanıza vura vura bilinçaltınıza kazır.

Tüm Dünya’da özel günlerde (!) israfta sınır tanımadığımız, abarttığımız ve almazsam olmaz kültürü, toplumların zihnine algı yönlendirme tekniğiyle enjekte edilmiş bir kültürdür. Özel günlerde insanların kendilerini kaybederek çılgınlar gibi para harcamaları nedeniyle dünya giderek daha da bencilleşmektedir. Karşınızda ki insana aldığınız hediye sevginizin bedeliymiş gibi ya da diğer çiftler ile kendi hediyenizi kıyaslayarak anlamsız bir yarışa sokulduğunuz bu Bizans oyunlarına gelmeyin sevgili kardişlerim 😛

Sevgililer gününü kutlamadan önce gelin şu fani dünyaya ve dünya örgütlerinin resmi verilerine birlikte bakalım:

  • Dünyada, 800 milyon insan yetersiz beslenmekte, her gün 17 bini çocuk olmak üzere 25 bin kişi açlık ve açlığa bağlı sebeplerden ötürü ölmektedir. Her yıl 9 milyon insan açlıktan ölmektedir.
  • Dünyada her 40 saniyede bir kişi intihar etmektedir. İntihar girişimleri ise bu oranın 10-20 katı olarak ifade edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre, bu intihar girişimlerinin % 45 i yokluk dolayısı ile olmaktadır,
  • Birleşmiş Milletlerin İnsani Gelişme Raporuna göre; Dünyada yaşayan 6 milyar insanın 2,8 milyarı günde 2 dolar, 1,2 milyarı ise, 1 dolara yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadırlar. Diğer bir ifadeyle dünya nüfusun %67’si yoksuldur,
  • Bugün dünyada 1 milyara yakın insan açlık ve yetersiz beslenme tehdidinden doğrudan etkilenmektedir.
  • Her yıl 11 milyon çocuk açlığa bağlı sorunlardan dolayı beş yaşına gelmeden hayatını kaybetmektedir.
  • Ülkemizde nüfusun % 20‘si yeterli gıdaya ulaşamamaktadır. % 8,5‘i açlık sınırında yaşamaktadır.
Aynı şekilde Dünya’ya birde israf penceresinden bakacak olursak:

  • Her yıl satılan akıllı telefon sayısının ise 657 milyon ,
  • Geçen yıl 14 Şubat Sevgililer Günü’nde Türkiye genelinde 17 – 20 milyon dal çiçek satıldığını
  • Geçen sene Sevgililer Günü’nde Türkiye kartlarla 8,3 milyar liralık alışveriş yapıldığını biliyor muydunuz!

Adostlar sevginin, sevilmenin bir günü zamanı olmaz. Hiç bir hediye bir gülümseme, tatlı bir söz ve ya bir bakışın yerini almaz. Seviyorsanız eğer ister sevgiliniz, eşiniz, anneniz, babanız, kardeşiniz olsun ister başka biri olsun sevginizi özel gün adı altında bu ticari günlerle ispatlamak yerine karşınızdaki kişiye saf ve temiz olan sevginizi hissettirmeyi deneyin. Her yıl milyonlarca insan, milyonlarca para ile sevgisini dağlara değil, kredi kartı ekstrelerine kazırken siz eski usule geri dönün dağlara olmasada sevgiliniz için bir fidan dikip, büyütüp adınızı ağaçlara kazıyın 🙂

 

Son olarak da özel günlerde harcayacağınız paralar ile “Dünya’ya bir damla hayat” projesi gibi veya aklınıza dünya görüşünüze uygun gerçekten yerine ulaşacak başka bir stk’ya yardım edebilir, ihtiyacı olan insanların hayatlarında fark yaratabilirsiniz.

Afrikada bir ülke olan BURKİNA FASO Başkent Ouagadougou’ya 20 km mesafede bulunan Nooghin kasabasının nüfusu yaklaşık 10.000 kişidir. Halkın % 60’ı Müslüman olup toplam nüfusun % 99’u fakirlik seviyesindedir. Kasabaya en yakın su kaynağı 4 km mesafededir. Kasaba halkı su ihtiyacını karşılamak için bu yolu yürümek zorundadır. Burada yaptırılacak bir su kuyusunun maliyeti ise 5.000 € ( 19.000.- ₺ ) dir. Yani sevgili dostlar işin özü lüks otellerde, lüks yemekler, hediyeler ile sevginizi kutlamak yerine bir yerlerde birilerinin hayatına faydalı olabilirsiniz. Seçim tamamen size ait 😉

Askerimizin Afrin’de savaştığı, canlarını kanlarını sakınmadan siper ettiği bu kritik günlerde bir azizin doğum gününü kutlamak yerine, sevgilinize hediye almak için ayırdığınız paranızı Mehmetçik Vakfına gönderebilir ya da daha basiti telefonunuzdan “Mehmetçik” yazıp 2582 yazarak Mehmetçik Vakfına 10 TL bağışta bulunabilirsiniz. Seçim tamamen sizin 😉

Not: Illa sevgililer gününü kutlamak isteyenler Mevlâna’nın ölüm yıldönümünde kutlayabilirsiniz. Zira sevginin bir günü olmaz…

Sevgili Okuyucu, bak bu makalede ilgini çekebilir.

Eyvah, Bilgisayarımda D Diski YOK !

Bundan 3 vakit önce niyet ettim yeni bir bilgisayar almaya. Piyasa araştırması yapıp alacağım bilgisayara …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Fazla kilolardan mı şikayetçisiniz? O halde neden mide küçültme ameliyatı nı denemiyorsunuz. mide küçültme ameliyatı, zayıflamak isteyenler için kesin bir çözüm sunuyor. Üstelik çok kısa bir süre içersinde hayal ettiğiniz kilolara kavuşabilirsiniz.
Caminin önünde ve iki yanında geniş cami halısı dış avlusu olup bunun çevresi pencereli duvarlarla çevrilidir. Bu avulya 3 ü cephede olmak üzere, 8 kapıdan girilir. Şadırvan avlusu, 26 adet granit mermer ve porfir sütuna oturtulmuş, 30 kubbeyle çevrili geniş alandır. Mermer döşemeli bu geniş sahanın ortasında 6 mermer sütunlu şadırvan, sahanın azametini gösterir. Şadırvanın kemerleri, kabartma olarak Rumi geçmelerle ve köşebentleri, kabartma, lale ve karanfil motifleriyle bezelidir. İç avluya, biri cepheden ikisi yandan olmak üzere herbiri merdivenli 3 kapıdan girilmektedir. Bu kapılarla dış avlunun cümle kapısı, ozamana kadar benzeri görülmemiş bronz kapılardır. Kubbeden aşağı doğru indikçe mekan yayılmaktadır. Bu piramidel yükselme ve yayılma sonucunda göz yanlara ve yukarıya doğru aynı mesafelere ulaşmaktadır. Bu özelliklerden dolayı, mekanın neresinde olursanız olun, bütün mekana hakim görüş sağlarsınız. Kubbe yaklaşık olarak 43 metre yükseklikte ve köşeleri pandantifle doldurulmuş 4 muazzam kemer üzerine oturtulmaktadır. Caminin su basmanı üzerinde olması ve kubbe yüksekliği nedeniyle pencereleri oldukça fazladır. Böylece caminin içini süsleyen binlerce çini ve kalem işleri tatlı ışık altında görülmektedir. Caminin içindeki en önemli unsur, ince işçilikle yontulmuş mermerden yapılma mihraptır. Bitişik duvarları, seramik çinilerle kaplanmıştır fakat çevresindeki çok sayıdaki pencere onu daha az ihtişamlı gösterir. Mihrabın sağında, Caminin en kalabalık halinde dahi olsa, herkesin imamı rahatça duyabileceği şekilde dekore edilmiş mimber bulunur. Caminin içi her katında alçak düzeyde olmak üzere 50 farklı lale deseninden üretilmiş 20binden fazla çini ile döşenmiştir. Alt seviyelerdeki çiniler, geleneksel galerideki çinilerin desenleri çiçekler meyveler ve servilerle gösterişli ve ihtişamlıdır.